Uz. Dr. Damla Sebhan Bozbay; “Lenf sistemi vücudumuzda lenf sıvısı dolaşımını sağlayan lenf damarları ve bezlerinden oluşan sistemdir. Lenf sıvısıyla vücuttaki zararlı maddeler toplanarak lenf düğümlerinde filtrelenir. Lenf sistemi kişinin bağışıklığının önemli bir bileşenidir. Lenfomalar vücudumuzun savunma hücreleri olan lenfositlerin tam olgunlaşamayan formlarının artışı ve bu işlevsiz hücrelerin vücutta birikimi sonucu oluşan kötü huylu lenf hastalıklarıdır.
Çevresel, bulaşıcı ve genetik bazı faktörler lenfomaya yatkınlık oluşturmaktadır. Pestisitler, çeşitli bakteri ve virüs enfeksiyonları lenfoma gelişiminde rol oynamaktadır. Pestisit kullanımının sınırlandırılıp denetlenmesi, riskli viral enfeksiyonlardan sonra kişilerin lenfoma açısından takip edilmesi önem taşımaktadır. HIV enfeksiyonu, organ nakli alıcıları ve genetik immün yetmezlik bozukluğu olan kişilerde lenfoma gelişimi görülebilmektedir. Bu grup hastaların lenfoma hastalığı belirtileri konusunda farkındalığının artırılması hayati önem taşımaktadır.
Hodgkin (%15) ve Hodgkin dışı lenfoma (%85) olmak üzere iki türü vardır. Boyun, göğüs üst kısımları, koltuk altı ve kasıktaki lenf nodlarında şişlik, ateş, gece terlemeleri, halsizlik, kemik ağrısı, normal olmayan kaşıntı, karın ağrısı, istemsiz kilo kaybı, nefes darlığı, dalakta şişme ve kronik öksürük olması halinde kişilerin mutlaka doktora başvurması gerekmektedir. Muayene, kan tahlilleri ve gereken durumlarda biyopsi ile kesin tanı konulur. Günümüzde uygulanan tedaviler ile oldukça başarılı sonuçlar alınabilmektedir.
15 Eylül Dünya Lenfoma Farkındalık Günü’nde tüm dünyada farkındalık artırma amacıyla etkinlikler yapılmaktadır. Hastaların sağlık kuruluşuna erken dönemde başvurusu ve erken dönemde tedaviye başlanması durumunda başarı oranı oldukça yüksektir. Akıllı ilaç tedavileri de bu alanda üzerinde çalışılan bir diğer tedavi yöntemleridir. Hastalık belirtileri olan tüm hastalarımızı sağlık kuruluşlarına başvurmaya davet ediyorum. Sağlıklı günler diliyorum.” Dedi.